Günümüzde bilgisayar teknolojilerinin gelişmesi her alanda etkisini gösterdiği gibi, medyada da gösteriyor. Medya gelenekselleşen yapısından yavaş yavaş sıyrılırken, dijital çağa ayak uydurmaya çalışıyor. Bu dönüşüm sürecinin meyvelerinden birinin, şu sıralar adı sıkça duyulan ‘’veri gazeteciliği’’ olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Bu noktada bir tanım yapmak gerekirse, veri gazeteciliği; devlet ya da sivil kuruluşlar tarafından paylaşılan verilerin, gazeteciler tarafından çözümlenerek hikayeye/habere dönüştürülmesi demek oluyor. Elbette gazeteci kendi imkanlarıyla topladığı verileri kullanma gibi bir opsiyona da sahip.


Veri Gazeteciliğinin Aşamaları

Veri gazetecilerinin haber oluştururken geçtiği aşamaları sırasıyla 4 temel basamağa indirgemek mümkün: Veri toplama, veri işleme, görselleştirme ve hikaye/haber.

Veri toplama aşaması, habere temel olacak verilerin edinilmesi sürecini içeriyor. Günümüzde artık birçok verinin dijital ortamda paylaşılıyor olması gazetecilerin elini kuvvetlendiriyor.

Veri işleme aşaması ise edinilen verinin yoğun bir şekilde analiz edilmesine dayanıyor. Veri ham haliyle oldukça karmaşık olduğu için, çözümlenmesi gerekiyor. Aynı zamanda verideki hatalar ve çelişkiler de bu aşamada temizleniyor.

İşlenen veri, haberi tüketecek olanlar için hala karışık olabileceğinden bir de görselleştirme aşamasından geçiyor. Görselleştirmeden kasıt, verinin kolayca anlaşılır grafiklere, illüstrasyonlara çevrilmesi oluyor.

Son aşamada ise haberi tamamlamak için, haberdeki hikayeyi anlatacak, grafikleri destekleyecek içeriği üretmek gerekiyor.

Veri Gazeteciliği Örnekleri

Dünya’da veri gazeteciliğinin ilk örneklerinden biri Simon Rogers’ın Irak Savaşı’nda ölen siviller üzerindeki çalışması olarak kabul ediliyor. Rogers’ın hazırladığı haberde, ölen sivillere dair pek çok detaylı bilgi grafikleştirilerek veriliyor. Ayrıca ölenler interaktif bir harita üzerinde de gösteriliyor.

Veri gazeteciliğine verilecek başka bir örnek The Wall Street Journal’ın yaptığı aşı haberi. WSJ’nin yaptığı haber kabaca, Amerika’daki eyaletlerde enfeksiyonel hastalıklara karşı aşının etkisini, zamana göre karşılaştırmalı bir şekilde gösteriyor.

Veri gazeteciliğine Türkiye’den verilebilecek en iyi örneklerden biri ise gazeteci Ceyda Ulukaya tarafından yürütülen ‘’Kadın Cinayetleri Atlası’’ projesi. Türkiye’de 2010’dan bu yana öldürülen kadınların sayıları çarpıcı biçimde il il harita üzerinde gösteriliyor. Harita üzerinden aynı zamanda öldürülen tüm kadınların hikayelerine ulaşabilmek de mümkün.

Kaynak için tıklayınız

Kaynak için tıklayınız