Bir önceki yazımızda aklınızın bir köşesinde bulunması gereken dört halkla ilişkiler stratejisinden bahsetmiştik. Bu yazımızda da onlara ek dört stratejiden daha bahsedeceğiz. 

  1. Hedeflerinizin ”SMART” olmasına dikkat edin.

Halkla ilişkiler, pazarlama, reklamcılık gibi iletişim odaklı sektörlerde çalışıyor veya okuyorsanız SMART kavramını en az bir kere duymuşsunuzdur. Duymamış olanlar için de bir kere daha açıklayalım. SMART; Specific, Measurable, Accepted, Realistic, Timely olarak bir açılıma sahiptir. Türkçe karşılığı olarak da hedeflerinizin Spesifik, Ölçülebilir, Kabul edilir, Realistik ve Vakitli olması gerekmektedir. Bir başka ifadeyle bulunduğunuz konumu göz önünde bulundurarak ütopik, hayali asla erişemeyeceğiniz hedefler belirlemeyiniz. Görünürde çok iyi bir hedef olarak görünebilir spesifik, ölçülebilir, kabul edilebilir, gerçek veya belli bir zaman diliminde gerçekleştirilemeyecek bir hedefse size uygun değildir. 

2. Hareket etmeden önce problemi anlayın.

Markanız veya ürününüz hakkında pek çok sorun yaşayabilirsiniz bu oldukça olası bir durumdur. Fakat hareket etmeden önce gerçekleşen sorunun kaynağını iyice anlamanız gerekmektedir. Örneğin bir telefon üreticisiyseniz ve telefonun yazılımsal bir sorunu varsa bu durum güncelleme ile giderilebilir, performans yükseltmeleri yapılabilir. 

Bunun yanı sıra kendiniz başlı başına bir markaysanız, ünlüyseniz, veya bir markanız varsa etkileşimlerinizin düşüş sebebini ya da hedef kitlenizin sizinle ilgili neleri sevip neleri sevmediğini anlamanın en etkili yolu halkla ilişkiler araştırmaları yapan ajanslar ile çalışmaktır. Onlar sizler için problemi kavrayıp nasıl hareket etmeniz gerektiğine dair bir çalışma hazırlayacaktır. Buradan bir itibar yönetimi çalışması örneğine ulaşabilirsiniz: https://eraresearch.com/eraftp/Itibar_Arastirmasi_web.pdf

saat, bilgisayar içeren bir resim

Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

3. Her şey karşınızdakiyle aranızdaki ilişkiye bağlıdır.

Bir önceki yazımızda da belirttiğimiz gibi müşterileriniz sizin birer marka elçinizdir. Müşterilerinizin varlığı sizler için en önemli mesele haline gelmelidir çünkü sizi var eden onlar olduğu gibi yok edebilecek güce sahip olanlar da onlardır. Bu durumda marka elçilerinizin istek, arzu ve şikayetlerini dinlemeniz ve bunlara göre bir plan çizerek hareket etmeniz gerekmektedir. Çünkü eğer hedef kitlenizin istek, arzu ve şikayetlerine karşılık vermezseniz pazarda alternatifiniz olan diğer pek çok markaya yönelmeleri saniyelerini alacaktır. Buna örnek olarak aşağıda Eti Puf’un bir tanesi kare kenarlara , bir tanesi ise yuvarlak kenarlara sahip olan iki farklı ambalajını göreceksiniz. Bu farklılığın sebebi ise Eti markasının önce yuvarlak kenarlı olan ambalajı kullanıp daha sonra kare kenarlı ambalaja geçmiş olmasıdır. Fakat bu farklılığın eski haline dönesi uzun sürmedi çünkü yeni ambalajlı Eti Puf’lar kullanıcıları tarafından sivri kenarlara sahip olduğu ve can acıttığı gerekçesiyle beğenilmeyip eski haline dönmesini sağladı. Özetle Eti marka elçileriyle olan ilişkisini en üst seviyede tutarak marka ve ürünlerinin tercih edilmesini sağlamaya devam ediyor. 

4. Kendi hikayenizi yazın.

Her markanın kendine has bir ürün portföyü ve hedef kitlesi olduğu gibi kendine has bir hikayesi de olması gerekir. Özellikle her şeyin dijitalleştiği şu dönemde sosyal medya hesaplarınızda yarattığınız hikayeleriniz sizi ve ürünlerinizi yansıtmalıdır. Başka bir markanın o hikayeyle başarılı olması sizin de aynı veya benzer bir hikayeyle başarılı olabileceğiniz anlamına gelmez hikayeniz tam olarak sizinle ve yaptıklarınızla bağlantılı olmalıdır aksi halde gerçekçiliğini yitirecektir. Herkesin ‘’Sağlam Araba’’ denince aklına Volvo’nun gelmesi bir tesadüf değil kendi hikayesinin başarısıdır. Rivayete göre Volvo’nun sahibi kızını bir trafik kazasında kaybetmesi sonucunda Dünya’nın en sağlam arabasını üretmeye karar vermiş. Bununla birlikte emniyet kemerini ilk kullanan marka da Volvo olmuş ve diğer tüm araba üreticilerine ücretsiz kullanım hakkı vermiştir. Hikayesi doğru da rivayetten ibaret de olsa ürettikleri arabalar gerçekten de Dünya’nın en sağlam arabaları olarak piyasada hüküm sürüyor ve insanlar sağlam araba almak istediklerinde gidecekleri tek bir adres oluyor. 

araba, açık hava, yol, park etmiş içeren bir resim

Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Fakat dediğimiz gibi bunu diğer bir araba üretici firması olan BMW, Volkswagen gibi markalardan biri de benzer bir hikaye ile dayanıklılığın öne sürse başarılı olamaz çünkü herkesin kendi hikayesi vardır.